Az Çoktur

Dünya her fırsatta ‘ÇOK’ sahip olmanın iyi olduğunu haykırsa da aslında az çoktur. Sahip olduklarımızın hayatımızda ne kadar işlevsel olduğuna baktığımızda, hepimiz farkına varırız ki sahip olduklarımızın çok azının farkında ve yine çok azını günlük hayatımızda kullanırız.

Dolaplarımız kıyafetle taşar, evimiz de çok eşyamız vardır, sosyal medya hesaplarımızda takipçi sayımız elden geldiğince fazla tutulur. Peki gerçekte, genellikle hangi kıyafetlerimizi giyiyoruz? Evimizde hiç kullanmadığımız eşyalar neler? Sosyal medyadaki takipçi ya da bağlantı sayınız ile gerçek iletişiminiz nedir? Cevabım tüm sorular için aynı… Sahip olduklarımızın bir kısmını devamlı kullanırız, diğerleri sadece vardır ancak kullanmayız.

Biliyor musunuz bu sizin enerjinizi sömüren bir durumdur. Kullanmadığınız ama sahip olduğunuz her şey size enerjisel olarak bağlıdır ve sizin enerjinizden çeker. Dolayısıyla da siz daha fazla enerji üretmek zorunda kalırsınız. Bu yüzden sürekli meşgul ve zaman problemi olan yöneticiler ya da çok çalıştığı halde verimli sonuç alamayan iş insanları, çalışanlar… Herkes kendi kaynaklarını en iyi şekilde kullanmaktan sorumlu ancak eğer siz başkalarının kaynaklarınızı ihlal etmesine izin verirseniz işte o zaman başta kendinize daha sonra da dünyaya bir faydanız olmaz. Bugün sahip olduğumuz ancak kullanmadıklarımızın farkına varıp, teşekkür ederek onları serbest bıraktığımız bir gün olsun. İlk başta sosyal medya hesaplarınızdan başlayabilirsiniz.